ASMA KÖK URU
(Agrobacterium vitis) (Syn: A. Tumefaciens Ophel and Kerr.)
ENFEKSİYON KOŞULLARI
Optimum gelişme sıcaklığı 25-28ºC,
maksimum 35ºC’dir. Alkalitopraklarda
etmen daha hızla yayılabilmektedir.
Steril bir toprakta 1 yıldan fazla
yaşayabilir.
GENEL BİLGİLER
Köklerdeki lentiseller, herhangi bir
nedenle açılmış yara yerleri, aşı
noktaları ve toprak üstü organlardaki
yara yerlerinden (don, dolu, mekanik
zararlanma, vs.) giren bakteri,
plasmidinibitkihücresineaktarır.Bitki
hücrelerinin tümör hücresi haline
dönmesi sonucunda başlangıçta
küçük, yumuşak,ten rengi ve düzgün
yüzeyli urlara neden olur. Urlar
giderek büyür, renkleri koyulaşır,
sertleşir ve yüzeyleri pürüzlü bir
görünüm alır . Yaşlı urlar parçalanarak
toprağa dökülürler. Etmen, diğer
konukçularındaki belirtiler dışında,
asmada toprak üstü organlarda
(gövde, dal, sürgün gözler vs.) urlar
oluşturmaktadır. Genç dönemde
enfeksiyon oluşursa gövdede önce
güç fark edilen kabartılar oluşur.
Kabartılar çatlar, giderek yara halini
alır.
Kültürel Önlemler
Etmenle bulaşık fidanlıklardan fidan
alınmamalıdır. Bağ plantasyonları
bakteriyle bulaşık olmayan topraklarda
tesis edilmelidir.Hastalıklı bitkiler
sökülerek üretim alanından uzaklaştırılmalıdır. Asmanın söküldüğü yerin
taç izdüşümünde 30 - 40 cm derinlikte
tecrit çukuru açılmalı ve içerisi
sönmemiş kireçle doldurulmalıdır.
BAĞ KÜLLEMESİ
(Uncinula necator)
ENFEKSİYON KOŞULLARI
Optimum gelişme sıcaklık isteği
20-27ºC arasındadır. Bununla birlikte
6-32ºC arasında fungal gelişme
olabilir, 35ºC üzerinde konidium
çimlenmesi engellenir. 36ºC’ta 10
saatte, 39ºC’ta ise 6 saatte ölürler
GENEL BİLGİLER
Külleme hastalığı, asmanın tüm yeşil
organlarında(yaprak, sap, sürgün,
salkım) görülür. Yaprakların her iki
yüzeyi de enfeksiyonlara duyarlıdır.
Konukçu dokusu üzerindeki miselyumlar,
konidioforlar ve konidiler
grimsi beyaz tozlu veya pudramsı bir
görünümdedir.İlkgelişmedöneminde
genç yapraklarda hastalık güç fark
edilir. Bazen enfekteli yaprakların üst
yüzeyinde yağ lekesine benzeyen
klorotik veya parlak lekeler görülür.
Yaprak yaşlandıkça parlaklığını
kaybeder, kalınlaşır, gevrekleşir ve
kenardan içe doğru kıvrılır. Sürgünler
yeşilken enfekteli kısımlar siyaha
yakın koyu kahverenginde, kışın bu
lekeler kırmızımsı kahverengine
dönüşmektedir. Salkımda, hastalığa
erken yakalanan taneler küçük kalır.
İrileşebilmiş veya olgunlaşmadan
hemen önce yakalanmış tanelerin
sapı doğrultusunda çatladığı görülür.
Tanelere ben düşme devresine kadar
salkımlar enfeksiyonlara duyarlıdır.
Hastalık Türkiye’nin tüm bağ bölgelerinde
yaygın olarak görülmektedir.
Kültürel Önlemler
Külleme ile bulaşık çubuklar
budanmalı, asmada iyi hava sirkülasyonu
ve güneşlenme sağlanmalıdır.
BAĞ MİLDİYÖSÜ (Uncinula necator)
ENFEKSİYON KOŞULLARI
Inkubasyon süresi;
15°C’de 8-9 gün, 20°C’de 5 gün,
25°C’de 4 gündür. Hava sıcaklığı
30°C’yi aştığında fungus ölür. 6°C’nin
altında ise yaşam fonksiyonlarını
durdurur.
GENEL BİLGİLER
Mildiyö hastalığı, sürgünler henüz 25
cm iken görülmeye başlar. Yaprağın
üst kısımlarında hafif yağ lekeleri
meydana gelir. Bu yağ lekeleri
sarımtırak renklidir, altında beyaz
renkli bir fungal örtü oluşur, lekeler
büyüdükçe ortaları kızarır ve dökülür.
Enfekteli yapraklar tane enfeksiyonları
açısından önemli inokulum
kaynağıdır. Sürgünler üzerinde eliptik
lekeler meydana gelir. Hastalık
şiddetli ise sürgün kurur. Çiçek
salkımlarında da görülebilir. Çiçekler
adeta fungusla örtülür, kısa zamanda
kahverengiye dönüşüp kuruyup
dökülür. Taneler küçük iken çok
duyarlıdır, olgunlaştıkça duyarlılık
azalır. Enfekteli taneler beyaz
çeşitlerde mat grimsi yeşil, siyah
çeşitlerde pembemsi kırmızıya döner.
Mildiyö hastalığı asmanın tüm yeşil
kısımlarını ve doğrudan ürünü
etkilediği için ekonomik önemi
büyüktür.
Kültürel Önlemler
Bağın altı temiz tutulmalı Bağ fazla
sulanmamalıdır.
KAV HASTALIĞI (Stereum hirsutum)
ENFEKSİYON KOŞULLARI
Fungal bir hastalık olup, hasta bitkilerin
köklerinde, bitki artıklarında ve toprakta
kışı geçirir.
GENEL BİLGİLER
Öncelikle tek bir sürgünde kurumalar
görülür ve zamanla tüm bitkiyi kaplar
ve asmanın yok olmasına neden olur.
Yaprak damar arlarında renk açılmaları
şeklinde başlar ve tüm yaprağı daha
sonrada sürgünleri enfekte ederek
ekonomik kayıplara yol açar.
Kültürel Önlemler
Hasta omcalar kesilip araziden
uzaklaştırılmalı, kesilen bölgeler aşı
macunu ile kapatılmalı, budama alet
ekipmanları her seferinde dezenfekte
edilmeli, tamamen kuruyan asmalar
araziden sökülmeli, imha edilmeli ve
söküldüğü yerler kireçlenerek 4-5 yıl
bağ dikilmemelidir.
BAĞDA ÖLÜKOL (Phomopsis viticola Sacc.)
ENFEKSİYON KOŞULLARI
Fungus kışı beyazlaşan sürgünler
üzerinde siyah renkli piknitler halinde
ve sürgünün enfekte olmuş dip
gözleri içinde misel halinde geçirir.
Optimum sıcaklık 12-15ºC’dir. Buna
karşılık 0-22oC arasında da spor çıkışı
görülebilir.
GENEL BİLGİLER
Başta sürgünler olmak üzere ,
yapraklar, yaprak sapları, salkım ve
salkım sapları, taneler hastalığa
yakalanabilir. Türkiye’ de hastalık
daha ziyade sürgünlerde kendini
göstermektedir. Sürgünün dipten
itibaren üçüncü veya beşinci gözüne
kadar olan kısımda, lekeler ve
çatlamalar görülür. Önce ortaları koyu
siyah lekeler meydana gelir. Daha
sonra bu lekeler birleşir, gayri
muntazam siyah çatlak ve yaraları
oluştururlar. Yaralar çok derin olup
odun dokusunu dahi çatlatabilir, ve
sürgün kurur. Hastalık “sürgün
kuruması” adıyla da bilinmektedir.
Enfekte olmuş yapraklar sararır,
buruşur,kenarlarıyırtılırveküçükkalır.
Hastalanmış salkım ve tane
saplarında lekeler oluşabilir. Çatlayan,
uzunluğuna yarılan sürgünler,
sonbaharda beyazlaşarak hastalığın
tipik şeklini alırlar. Ölükol hastalığı
sonuçta asmanın kendisini kuruttuğu
için ekonomik önemifazladır.
Kültürel Önlemler
Budama zamanında yapılmalı ve
hasta çubuklar dipten kesilmelidir.
Budama artıkları kesinlikle bağda
bırakılmamalıdır.
BAĞDA KURŞUNİ KÜF (Phomopsis viticola Sacc.)
ENFEKSİYON KOŞULLARI
Enfeksiyon için mutlak su damlasına
veya %90 orantılı neme ihtiyaç vardır
ve optimal sıcaklık 15-20°C’dir.
Inkubasyon süresi 3-5 gün arasında
değişmektedir.
GENEL BİLGİLER
Hastalık, elverişli koşullarda bitkinin
tümyeşil kısımlarında görülebilirse de
daha sık olarak salkım ve tanelerde
zarar yapar. Taneler önce 3-5 mm
çapında, yuvarlak, pembemsi, kızıla
yakın lekeler halinde görülür. Leke
tane üzerinde homojen bir şekilde
büyür, büyüdükçe rengi de koyulaşır.
Parmakla bastırıldığında hastalıklı
kabuk, etli kısmından kolayca ayrılır.
Hastalık ilerledikçe salkım ve taneler
grirenkte bir küf tabakasıyla kaplanır.
Taneler çatlar, çok ileri devrede
buruşur ve meşinleşmiş gibi bir hal
alırlar. Beyaz çeşitlerde taneler
kahverengi, koyu renkli çeşitlerde ise
kırmızımsı renkte olurlar. Olgunlaşmış
salkımlarda doğrudan ürün kaybına
neden olmaktadır. Hava şartlarının
fungusun gelişmesine uygun gittiği
yıllarda bu kayıp daha fazla olmaktadır.Hastalık, özellikle geç hasat edilen
üzüm çeşitlerinde yaygınlık göstermektedir
Kültürel Önlemler
Aşırı azotlu gübrelemeden
kaçınılmalıdır. Güneşlenme ve havalanma
için iyi bir yaz budaması
yapılmalıdır. Asmalar üzümlerin olgunluk
devresinde fazla sulanmamalıdır.
KISA BOĞUM HASTALIĞI (Fan leaf - Yelpaze Yaprak Virüs Hastalığı)
ENFEKSİYON KOŞULLARI
Sıcak ve güneşli iklimde kısa boğum
virüsü asmaları öldürebilmektedir.
Nematod herlarva döneminde virüsü
nakledebilir. Nematodun kökteki
zararı virüsün bitkiye nakledilmesi için
yeterlidir.
GENEL BİLGİLER
Kısa boğum virüsü bağ yapraklarında
karakteristik şekil bozuklukları meydana getirir.Yaprak
damarları anormal
şekilde dağılarak yaprağa bir yelpaze
görünümünü verir. Birçok asma
varyeteleri yelpaze yaprak şeklini
göstermediği halde hafif simetri
bozukluğu ve yaprak ufalması
göstermektedirler. Yeni enfekteli
asma yapraklarında halka veya
çizgiler şeklinde ve yağ lekesi
şeklinde belirtiler görülmektedir. Bu
belirtiler kaybolduktan sonra bunların
yerini sistemik yeşil veya sarı mozaik
lekeleri alır. Kısa boğum virüsünün
damar bantlaşma belirtileri meydana
getiren ırkı bazı asma varyetelerinin
yapraklarında karakterize olan sarı
damar bantlaşma belirtileri oluşturur.
Kısa boğum virüsü ile enfekteli
asmaların sürgünleri virüssüz olanlara
nazaran kısa ve muntazam olmayan
boğum aralarına sahiptir. Yan sürgünlerin oluşumu ince
ve sık
olduğundan asmaya çalı görünümünüverir.Kısaboğumda ayrıca karşılıklı
çift boğumve çift göz ile salkımlarda ,
filizlerde ve yaprak saplarında
yassılaşmalar çok sık görülür.
Kültürel Önlemler
Kısa boğum virüsü,Kamalı nematodla
taşındığı için, yeni bağlar nematodsuz
topraklarda kurulmalıdır. Genellikle
hastalıkla çok bulaşık eski bağ
topraklarına yeni tesis yapmaktan
kaçınılmalı veya iyi bir ilaçlamadan
sonra dikim yapılmalıdır. Üretim
materyali olarak kullanılacak anaç ve
aşı kalemleri virüssüz asmalardan
alınmalıdır
BAĞ FİLOKSERASI (Viteus vitifolii Fitch.)
(Hom.: Phylloxeridae)
ENFEKSİYON KOŞULLARI
%60’ tan az kum ihtiva eden
topraklarda toprağın tipine göre Bağ
Filokserası’na dayanıklı,toprağın kireç
oranına, üzerine aşılanacak asma
çeşidine ve bölgeye uyabilen anaçlar
kullanılır.
GENEL BİLGİLER
Kök filokserasının, köklerde beslendikleri
yerlerde emgi sonucu şişkinlikler
meydana gelir. İnce köklerde
meydana gelen 2.5-4 mm boyundaki
yumrucuklara “Nodozite” kalınlaşmış
ve sertleşmiş kökler üzerindeki büyük
yumrulara “Tuberosite” denir. Nodozite
ve tuberositelerin çürüyüp
dağılmaları ve bu durumun devamı
asmanın toprakaltı organlarının
kaybolmasına dolayısıyla asmanın
kurumasına neden olur. Bağ Filokserası’yla
bulaşık olan bağlarda
zamanla sürgünlerde genel bir
durgunluk,asmada zayıflık,yapraklarda
küçülmeler ve sararmalar görülür.
Boğum araları daralır, çubuklar
odunlaşmadıklarından kışın soğuktan
etkilenirler. Bu belirtilere paralel
olarak salkımlarda tanelerin seyrekleştiği,
normal şekerlenme ve renklenmenin
olmadığı görülür. Asmalar
birkaç yıl içinde ağır bir durgunluk göstererek kururlar. Bu tip asmalar
bağın içinde kümeler halindedir.
Kültürel Önlemler
Kök Filokserası’nın pratik bir kimyasal
mücadelesi yoktur. Bağ Filokserası’na
karşı yapılacak mücadele, önceden
korunma şeklinde olmalıdır. Bunun
için, bulaşık olmayan alanlara kurulacak bağ plantasyonlarında,yine Bağ
Filokserası ile bulaşık olmayan köklü
veya köksüz bağ çubuğu kullanılması
gereklidir. Bu nedenle de çubuklar
dikimden önce mutlak fümige
edilmelidir.
UNLU BİT [Planococcus citri Risso
(Hom.: Pseudococcidae)
Unlu bit sıcak ve nemli yerleri seven
bir zararlıdır. Bu nedenle ilkbahar ve
yaz mevsiminde, orantılı nem yüksek
olduğu zaman Unlubit popülasyonu
yükselmekte, kurak geçen yıllarda
zarar daha az olmaktadır.
GENEL BİLGİLER
Zararlı, asmanın her tarafına yayılarak
yaprak, sürgün, salkım ve gövdede
zarar yapar. Bitki özsuyunu emerek
asmanın zayıflamasına, üründen
düşmesine neden olur. Unlubit’in
salgıladığı tatlımsı maddeler saprofit
mantarların gelişmesi için iyi bir ortam
sağlar. Meydana gelen fumajin
asmaların her tarafını kaplayarak
siyahlık yapar, özümlemeye engel
olur ve buna bağlı olarak üzümün
kalitesi düşer.
Kültürel Önlemler
Bulaşma görülen bağlarda, bulaşık
asmaların yaprakları seyreltilmeli,
salkımların havalanması temin
edilmelidir. Ayrıca kışın budama
yapılırken kabuklar soyulup yakılırsa,
zararlı yoğunluğu önemli ölçüde
azalmış olur.
DÜRMECE (BAĞ PİRALİ) (Sparganothis pilleriana)
Schiff. (Lep.: Tortricidae)
Larvalar, yumurtadan çıkar çıkmaz
toprakta ve kuru yapraklar altında
beslenmeksizin sonbahar ve kışı
geçirirler. İlkbaharda gözlerin
patlamasıyla kışlama yerini terk edip
uyanan gözlere giderler ve orada
beslenirler.
GENEL BİLGİLER
Gözlerin patlamasıyla açılan gözlere
gelen larvalar bunları kemirerek,
delerek gelişmelerini engeller.
Yaprakların ve sürgünlerin oluşmasıyla
onları kıvırarak birbirlerine yapıştırır,
yaprakları zarf şeklindedürerekiçinde
beslenirler. Bu nedenle bu türe
“Dürmece” adı verilmektedir. Çiçek
salkımlarındaki zararları dolayısıyla
meyvenin seyrekleþmesine neden
olurlar. Çok bulaşık asmalarda
korukları delerek, galeri açarak zarar
verirler.
Kültürel Önlemler
Zararı saptanan bağlarda kış sonu
temizliği, larvaların kışladığı kurumuş
yaprakları yok etmek zorunludur.
Ayrıca konukçusu olan diğer bitkiler
de bağın içinde ve kenarında
bulundurulmamalıdır.
BAĞ YAPRAK UYUZU(Eriophyes vitis Pgst.)
(Acarina: Eriophyidae)
E. vitis kışı gözlerde tüylerin arasında
kalın ve ince dalların çatlaklarında
ergin halde geçirir. İlkbaharda
havaların ısınmağa başlaması ile
beraber yeni oluşan yapraklara
geçerek beslenmeğe başlar.
GENEL BİLGİLER
E. vitis bağ yapraklarını alt yüzeyinde
emgi yapar. Emgi yerlerinde önce
gümüş renginde küfümsü görünümde
alanlar oluşur. Bu grimsi renk daha
sonra kahverengine dönüşür ve
yaprağın üst yüzüne doğru kabartılar
meydana gelir.Çok ağır bulaşmalarda
ender olmakla beraber yaprağın üst
yüzünde de beslenir.Zararlı genellikle
asmanın yapraklarında bulunur.
Bazen çiçek tomurcuklarında ve
çiçeklerde beslendiği de görülmüştür.
Yapraktaki beslenme ilkbaharda
gözler açılırken başlar, geç sonbahara
kadar devam eder . Bütün üzüm
çeşitlerinde zararlıdır.
İKİ NOKTALI KIRMIZI ÖRÜMCEK(Tetranychus urticae Koch.) (Acarina:Tetranychidae)
Haziran ayında havanın da
ısınmasıyla beraber popülasyonda
artış başlar ve yapraklarda da zararlı
popülasyonuna paralel olarak sararma
ve daha sonra da kurumalar
görülür.
GENEL BİLGİLER
Bağda yaprakları emmek suretiyle
zararlı olur. Beslenme esnasında
yapraktaki parankima hücrelerini
önce parçalar ve sonra öz suyunu
emer. Bunun sonunda yaprak
renginde değişmeler meydana gelir,
ilk beslenme ile beraber yapraklarda
emgi lekeleri görülmeye başlar. Bu
lekeler başlangıçta açık sarımsı ve
küçük odacıklar halindedir. Popülasyonun
artmasına paralel olarak emgi
lekeleri daha çoğalır ve göze çarpar.
Yapraklar önceleri sararır, daha sonra
kurur ve dökülür. Genellikle yaprağın
alt yüzünde beslenirler ve beslendikleri
yerde ağ meydana getirirler.
Yaprağın üst yüzünde beslenmeleri
daha az olur.
Kültürel Önlemler
Bağda yabancı ot temizliğine dikkat
edilmelidir.
BAĞ MAYMUNCUKLARI(Otiorhynchus spp.)
ASMA HORTUMLU BÖCEĞİ (Megamecus shevketi Marsch.)
Kışı ergin halde yere düşmüş
yapraklar ve asma kabukları altında
geçirirler. İlkbaharda gözler uyanmaya
başlarken erginler asmalara
tırmanarak kabaran gözleri uç
kısmından taban kısmına doğru
kemirirler.
GENEL BİLGİLER
Erginler ilkbaharda kabarmakta olan
gözleri, genç aşıları, filizleri daha
sonraları yaprakları yemek suretiyle
zarar meydana getirirler. Gözlerde
beslenmeleri sonucu gözün
açılmamasına neden olurlar. Bunların
zararına uğrayan bir bağ uzaktan
bakıldığında don vurmuş bir
görünümdedir. Yapraklardaki zararı
damar aralarını genişçe, muntazam,
sadece yaprak damarları kalacak
şekilde yemek suretiyle olur. Yaprak
tipik bir dantela görünümü alır.
Zararlının larvaları asmanın kökleri ile
beslenirler. Yoğun larva hücumuna
uğrayan asmalar ya tamamen kurur
veya cılız kalıp verimden düşer.
Bilhassa yeni kurulmuş bağlardaki
zarar önemlidir. Maymuncuklar
polifag zararlılardır.
Kültürel Önlemler
Kışlayabildiği barınak yerleri yok
edilmeli, bağ yabancı otlu olmamalıdır.
THRIPS (Anaphothrips vitis)
Erginlerin bir çift dar yapılı kanatları
vardır. Ön ve arka kanatlar basit
damarlıdır. Kanatların etrafı saçak
şeklinde kıllarla çevrilidir. İlkbaharda
gözler uyanmaya başlarken yeni oluşan
yapraklara geçerler. Erginler
yumurtalarını yapraklara ve tomurcukların
içine gömer veya üzerine bırakır.
Yeni çıkan larvalar da ergin gibi beslenir
GENEL BİLGİLER
Thripsler bağda sürgün, yaprak,
tomurcuk, çiçek gibi genç dokulara
yumurta koymak ve özellikle
beslenmek suretiyle zararlı olurlar.
Gözlerin uyanmaya başlaması ile
birlikte sürgünün içine giren erginler,
genç yaprakların genellikle alt
yüzünde beslenir ve buraların
suyunu emerek boşaltırlar. Bunun
sonucu genç yapraklar kıvrılır, kurur
ve sürgünlerin büyümesi duraklar.
Emilen yerler başlangıçta beyazdır,
zamanla koyulaşır ve esmer bir renk
alır. Emgi yerleri zamanla kurur ve
yaprağın genel büyümesinden
dolayı yırtılır, yaprak delik deşik olur
ve düşer. Çiçek tomurcuğu saplarını
da emerek çiçeklerin dökülmesine
neden olurlar.
Taneler saçma iriliğine ulaştığında
beslenmesi durumunda ilerdeki
dönemlerde kabuk üzerinde
deformasyonlar oluşur
Kültürel Önlemler
Bağın çevresinde ve içinde kışlayabileceği
yerler yok edilmeli, konuklayabileceği
diğer bitkiler de bağın
içinde veya etrafında bulundurulmamalıdır.
SALKIM GÜVESİ (Lobesia botrana Den.-Schiff.)
(Lep.: Tortricidae)
Salkım güvesi kışı asma kabukları
altında pupa halinde geçirir.
İlkbaharda uygun orantılı nem ve
sıcaklıkta kelebekler görülür. Ak-
şamüstü sıcaklığın +10ºC’ nin
üstünde olduğu saatlerde uçuşmaya
başlarlar.
GENEL BİLGİLER
Salkım güvesi larvaları bağda
tomurcuk, çiçek, koruk ve olgun
taneleri yemek suretiyle zararlı
olurlar.Tomurcuk ve çiçek devresinde;
larva tomurcuk ve çiçek içinde
beslenir ve bu anda salgıladığı
ipliklerle tomurcuk ve çiçekleri
birbirine bağlayarak çilkimleri küme
haline getirir. Zarara uğrayan
tomurcuk ve çiçekler dökülür. Bu
nedenle de zarar derecesine göre
ilerde çok seyrek veya az seyrek
taneli salkımlar oluşur.Koruk ve olgun
tanede zararı;tane içinde beslenmesi
suretiyle gerçekleşir. Bu beslenme bir
tane içinde olmayýp, birden fazla
tanede larvanın yer değiştirmesiyle
olur. Olgun üzümde beslenmede yer
değiştirme daha sık olduğundan bir
larvanın zarar verdiği tane sayısı bu
devrede daha fazladır. Ayrıca olgun
tanelerden akan şekerli su saprofit
fungusların çoğalmasına da neden
olur ve meydana gelen zarar
kolaylıkla görülür Salkım güvesi
yurdumuz bağlarının tümünün
ekonomik öneme sahip bir zararlısıdır.
Ürünü hem kalite hem de kantite
yönünden etkiler. Yaş üzüm ihracatında
ambalajlamada sorun olarak
karşımıza çıkar. Zarar görmüş
üzümlerden yapılan şarapların kalitesi
düşük olur.
Kültürel Önlemler
Aralamayı ve uç alma, asmanın iç
kısmını havadar tutacak şekilde
yapılmalıdır.
BAĞ SALKIM MAYMUNCUĞU (Strophomorphus ctenotusDesbr.) (Col.:Curculionidae)
İlkbaharda salkımlarda çiçek
tomurcuklarının ayrılmaya başladığı
dönemde, mevsim şartlarına bağlı
olarak Nisan ortalarından itibaren ilk
erginler görülür.
GENEL BİLGİLER
Erginler çiçek tomurcuklarının ayrıldığı
dönemden, tanelerin yaklaşık olarak
bezelye büyüklüğünü aldığı döneme
kadar taze yaprakları, filizleri ve
salkımda kısmen açılmak üzere olan
çiçek tomurcuklarını, yeni tutmuş
veya saçma tanesi iriliğine erişmiş
taneleri ve tane saplarını yemek
suretiyle zararlı olur. Salkımlar, zarar
sonucunda çok seyrek taneli olarak
teşekkül eder. Popülasyon yoğunlu-
ğunun yüksek olduğu durumlarda,
üzerinde hiç tane bulunmayan veya
sadece bir kaç tane bulunan “salkım
iskeletleri” görülebilir. Böylece zarar
doğrudan ürüne yönelik olup, yer yer
%100 e kadar yükselebilir. Salkımlarda
tane kaybına yol açan bu
beslenme, asıl zararı oluşturur. Bu
arada yapraklarda damarlar kalacak
ve dantela görünümlü yenikler
bırakacak şekilde beslenirler. Bazen
de yaprak sapında uzunlamasına
beslenir ve yaprağın tamamen
kurumasına sebep olurlar. Zararlının
yapraklara verdiği zarar, salkımlara
verdiği zarar yanında önemli değildir.
Kültürel Önlemler
Çıkan obur sürgünler (yaz sürgünleri),
tanelerin bezelye büyüklüğüne
yaklaştığı döneme kadar
kopartılmamalıdır.
BAĞ YAPRAK PİRELERİ (Asymmetrasca (Empoasca) decedens Paoli, Empoasca decipiens Paoli )
Kışı ergin döneminde çeşitli bitkilerin
yapraklarında geçirirler. İlkbaharda
havalar ısınınca asma yapraklarında
beslenirler. Yılda üç döl vermektedirler.
GENEL BİLGİLER
Ergin ve nimfler yaprakların alt
yüzündeki bitki doku ve damarlarında
emgi yaparak beslenirler. Yaprakların
sokulup emilen yerlerinde soluk renkli
lekeler, yaprak kenarlarında renk
açılmaları meydana gelir, emilen
yerler zamanla kahverengileşir ve
kurur. Yaprak dökümü nedeni ile
çubuklar kışa zayıf girer, ilkbaharda
gelişme zayıf olur. Yoğunluklarının
fazla olduğu yıl ve yerlerde ekonomik
düzeyde zararlı olurlar.Empoascaspp.
Polifagtir.
HAZİRANBÖCEĞİ (Polyphylla fullo L.) (Col.:Scarabaeidae)
Haziranböceği larvası asmanın
kökünde zararlıdır. Özellikle kumsal
yerlere yeni dikilmiş asma çubuklarını
ve daha önceden dikilmiş asmaların
toprak altı kısımlarını kemirmek
suretiyle zarar yaparlar.
GENEL BİLGİLER
Erginler Haziran ayının ikinci yarısı ile
Temmuz ayının ilk yarısı akşam üstü
güneş battıktan sonra uçuşur, çiftleşir
ve tekrar toprağa girerler. Çiftleşen
dişiler yumurtalarını toprağın 18-20
cm derinliğine gruplar halinde
bırakırlar. Yumurtalar Temmuz ayı
sonlarına doğru açılır ve çıkan larvalar
ilk önce toprağın humusu ile
beslenirler. Ağustos-Eylül ayında
ikinci dönem larva olurlar, köklerde
beslenmeye başlar ve kışı bu
dönemde geçirirler. Mart ayında
tekrar beslenmeye başlar, Mayıs ayı
sonu ve Haziran ayı içinde üçüncü
dönem larva olurlar. Bu dönem
larvalar da bütün yaz boyunca
beslenir, kışı istirahat halinde
geçirdikten sonra ilkbaharda bir süre
zararına devam eder. Prepupa ve
pupadönemlerinigeçirerekerginolur.
Genellikle 2-2,5 yılda bir döl verir.
Kültürel Önlemler
Haziranböceği yumurta bırakmak için
otlu yerleri tercih ettiğinden bulaşık
alanları otlu bırakmamalı, larvaların
hareketli olduğu ilkbahar ve yaz
aylarında toprak işlemesi yapmak
suretiyle larva ve yumurtalar güneş
ışınları ile karşı karşıya bırakılmalıdır.
BAĞ GÖZ KURDU (Theresimima ampelophaga Bayle) (Lep.: Zygaenidae)
Bağ göz kurdu kışı asma kabukları
altında, gövdedeki çatlaklarda ve gizli
yerlerde üçüncü veya dördüncü
dönem larva halinde geçirir.
İlkbaharda Mart ayı sonu veya Nisan
ayı başında hareket ederler.
GENEL BİLGİLER
Bağ göz kurdu monofag bir zararlı
olup sadece kültüre alınan asmalarda
ve yabani asmalarda zarar yapar.
Larvalar ilkbaharda gözlere doğru
tırmanırlar ve gözün içini yiyerek,
gözün ölmesine neden olurlar. Böyle
bir bağa uzaktan bakıldığında don
vurmuş gibi görünür. Zararlının ikinci
döl larvaları ise yaprakların damar
aralarını zargibikalacakşekildeyerler.
Ancak gözdeki zararı yapraktaki
zararından daha önemlidir. Gözler
uyanırken bir asmada 10-12 larva
bulunduğunda %100, 3-4 adet larva
bulunduğunda %40-50 civarında bir
zarar meydana gelebilir. Bir asmada
1-2 adet larvanın bulunması halinde
dahi ürünün azalmasına neden olur.
Ürünü kantite yönünden etkiler.
Kültürel Önlemler
Kışı larva halinde kabuk altında
geçirdiğinden, ilkbahara girerken
kesilen çubuklar uzaklaştırılmalıdır.
BAĞ TRIPSLERI (Anaphothrips vitis Pries., Drepanothrips reuteri Uzel,Haplothrips globiceps Bagnall)
Kışı ergin halde asma kabukları
altında veya toprakta bulunan bitki
artıkları arasında geçirirler. İlkbaharda
gözler uyanmağa baþlarken yeni
oluþan yapraklara geçerler. Erginler
yumurtalarını yaprak ve tomurcuğa
bırakırlar.
GENEL BİLGİLER
İlkbahardagözlerinaçılması ilebirlikte
görülür ve bütün bir vegetasyon
süresince zararlarına devam ederler.
Yaprakları emmek suretiyle onların
kurumasına ve dolayısıyla da ürünün
azalmasına neden olurlar. Manisa
ilinde yapılan çalışmaya göre
Tripslerin yaprakta meydana getirdiği
zarar %43.84 olarak saptanmıştır.
Tripsler bağda sürgün , yaprak,
tomurcuk, çiçek ve tane gibi. genç
dokulara yumurta koymak, özellikle
beslenmek suretiyle zararlı olurlar.
Gözlerin uyanmağa başlaması ile
birlikte sürgünün içine giren ergin,
genç yaprakların genellikle alt
yüzünü emer. Epidermis hücrelerini
boşaltır. Bunun sonucu genç yaprak
kıvrılır, kurur ve sürgünlerin büyümesi
duraklar. Emilen yerler başlangıçta
beyazdır, zamanla koyulaşır ve esmer
bir renk alır. Emgi yerleri zamanla
kurur ve yaprağın genel büyümesinden
dolayı yırtılır, yaprak delik deşik
olur ve düşer. Yapraktan başka çiçek
tomurcuğu saplarını emer ve onların
dökülmesine neden olur. Ayrıca koruk
döneminde tanelere yumurta
bırakırken açtığı yaranın etrafındaki
doku hale şeklinde beyazlaşır.
Kültürel Önlemler
Bağın çevresinde ve içinde
kışlayabileceği barınak yerleri yok
edilmelidir.
SPRINTER PLUS
NP Gübresi Harmanlanmış
Bağ fidanlarının kök gelişimi toprak sıcaklığı ile de yakından ilgilidir. Toprak sıcaklığı 15°C olduğunda
köklerin gelişimi zayıftır. 20°C'de yan kökler oluşmaya ve 25°C'de ana kök uzamaya başlar.
SEATON SUPERMIX
NK’lı Katı Organomineral Gübre
Bitki sürgün gelişimini sağlar. Yaprakların ve sürgün uzunluğunun istenilen noktaya gelmesinde önemli
bir üründür.
THERAPY
Azotlu Gübre Çözeltisi
Bitki sürgün gelişimini sağlar. Yaprakların ve sürgün uzunluğunun istenilen noktaya gelmesinde önemli
bir üründür.
ELFER ZnP
NP Gübre Çözeltisi
Salkım gelişimini sağlar. Özellikle oksin yapı taşını oluşturarak iskelet kurumasını önler.
TRANSPORTER
Mikro Besin Elementleri
Karışımı
Çinko (Zn): Noksanlığında ilk belirti, küçük yaprakların kenarlarında keskin dişlerin görülmesidir.
Yapraklar asimetriktir, yaprağın bir yanı diğerinden daha büyüktür. Damar araları açık yeşilden sarıya
döner, kırmızı ve siyah çeşitlerde ise kızarır.
Manganez (Mn): Manganez noksanlığı yaz başlangıcında alt sürgünlerin yapraklarının renklerinin
açılması, daha sonra da damarlar arasında küçük, sarı lekelerin görülmesiyle başlar.
Demir (Fe): Demir noksanlığında, ince damarların aralarındaki klorofil kaybı yaprak kenarlarından
başlar, damar aralarında devam eder. Yapraklar kuruyup dökülebilirler. Verimin azalması söz konusudur.
Magnezyum (Mg): Magnezyum noksanlığı; ilkbaharda, küçük, kahverengi-yeşil lekelerin yaprak
kenarlarında ve damarlar arasında görülmesiyle başlar.
Bor (B): Bor noksanlığında ilk belirtiler, çiçek öncesinde sürgün ucuna yakın sülüklerin renk ve şekillerinin
bozulması, nekrotik bir hal alıp kurumalarıdır. Çiçek salkımları ölür. Yaprak sapları kısa, kalındır , üzerlerinde
bazen uzunlamasına lezyonlar veya nekrotik oyuklar görülür.
REAL
NP Gübresi Harmanlanmış
Kalsiyum noksanlığında, yaprak kenarlarında dar bir nekrotik alan görülür. Bu nekrotik alan zamanla
yaprak sapına doğru ilerler. Yeni büyüyen salkımlar uçtan kurumaya başlar. Kalsiyum yapraktan bor
ve potasyum ile kullanıldığında daha etkin bir kullanım olur
ELFER - K
NK Gübre Çözeltisi
Potasyum noksanlığında, büyüme mevsiminin başlangıcında yaprakta bir renk açılması, yaprak
kenarlarında pek az sayıda nekrotik lekeler oluşur. Kuru havanın devamlılığına bağlı olarak nekrotik
lekelerin sayısı, büyüklükleri, şekilleri değişerek artar. Yaprak kenarları yukarı veya aşağı kıvrılır. Yaz
sonunda yaşlı yaprakların rengi mor, kahverengiden koyu kahverengiye döner (kara yaprak). Özellikle
kuru mevsimlerde bu noksanlığa sık rastlanır.
BRAVO - K
NK Gübresi Harmanlanmış
Potasyum noksanlığında, büyüme mevsiminin başlangıcında yaprakta bir renk açılması, yaprak
kenarlarında pek az sayıda nekrotik lekeler oluşur. Kuru havanın devamlılığına bağlı olarak nekrotik
lekelerin sayısı, büyüklükleri, şekilleri değişerek artar. Yaprak kenarları yukarı veya aşağı kıvrılır. Yaz
sonunda yaşlı yaprakların rengi mor, kahverengiden koyu kahverengiye döner (kara yaprak). Özellikle
kuru mevsimlerde bu noksanlığa sık rastlanır.