ZEYTİN GÜVESİ
(Prays oleae)
Yaprakların üzerinde ince, gittikçe geniş- leyen
kıvrım şeklinde koyu kahverengimsi lekeler;
yaprakların alt kısmında siyah pislikler; sürgün
uçları, çiçek tomurcukları ve çiçeklerde yenikler;
ağustos sonu eylül başında meyve dökümleri;
dökülen meyvelerin saplarının dibinde delikler ve
içleri yenmiş çekirdekler.
GENEL BİLGİLER
Toprak fungusları dediğimiz bu
etmenlerdenbiriveyabir kaçıbirarada
zarar vererek hastalığı meydana
getirirler. Bitkinin, alt yapraklarında
başlayarak üst yapraklara doğru
ilerleyen solma ve pörsüme şeklindedir.
İletim demetlerinin fungus
miselleri ile tıkanması sonucu gövde
dokusunun rengi bozulur, kahverengileşir.
Zamanla bitki tümüyle solar ve
ölür. Fide kök çürüklüğü hastalığı tüm
sebze çeşitlerinde fidelik devresinde
zarar yapar. Hastalık etmenleri kışı
toprakta ve topraktaki bitki artıklarında
değişik şekillerde geçirirler. Bulaşık
toprağa yeniden ekim yapıldığında,
uygun çevresel koşullarda yeni
çimlenen tohumları enfekte ederler.
Gerek tohumda bulunan ve gerekse
topraktan yeni gelişen fideye geçen
hastalık etmen leri onun toprak
yüzüne çıkmasından önce veya
çıktıktan sonra ölümüne sebep olurlar.
Hastalığın ilk belirtileri yeni oluşmuş
kökte görülür. Bu köklerin kabuk
dokusu renk değiştirerek yumuşamaya
ve çürümeye başlar.Hastafidelerin
kökleri ve kök-boğazıkahverengileşir,
incelir,bitkiayaktaduramaz,devrilir ve
kurur.
Konukçuları:
Zeytin güvesinin konukçusu zeytindir. Ancak
zeytingillerden Akça kesme (Phyllyrea sp.)
üzerinde de zararı görülmüştür.
ZEYTİN KABUKLUBİTİ
(Parlatoria oleae)
Yaprak ve sürgünlerde yuvarlak ve iğ şeklinde
lekeler, meyvelerde leke ve deformasyonlar.
GENEL BİLGİLER
Zeytin kabuklubiti, kışı olgun dişi döneminde
geçirir. Yumurtalarını, o yılın iklim koşullarına
göre, nisan ayının ilk yarısı veya mayıs ayının ilk
haftasında bırakmaya başlar. Yumurtlama, 2 aya
yakın süre devam eder. Mayıs ayı ortaları veya
sonlarına doğru görülen hareketli larvalar;
dallara, yaprak ve meyvelere giderek, kendilerini
uygun bir yere tespit eder ve beslenmeye
başlarlar. İkinci döle ait yumurtalar, temmuz
ortaları veya sonlarında görülür. İkinci dölün
erginleri genellikle kışlamaya çekilir. Zararlı yılda
2 döl verir.Zeytin kabuklubiti, zeytin ağaçlarının
gövde, dal, sürgün, yaprak ve meyvelerinde
zarar yapar. Bitki özsuyunu emerek ağaçları
zayıflatır, verimlerinin azalmasına ve kurumaları-
na neden olur. Bunu yanı sıra, zararlının zeytin
daneleri üzerinde beslenirken salgıladığı toksik
madde sonucunda, 3-4 mm çapında kırmızı ve
mor lekeler ve deformasyonlar meydana
gelmektedir. Özellikle salamuralık çeşitlerde
meyvelerin kalitesi düşmekte ve önemli
ekonomik kayıplar meydana gelmektedir.
Konukçuları:
Zeytin kabuklubiti, polifag bir zararlıdır.
Ülkemizde zeytin, elma, şeftali, kiraz, vişne, erik,
kayısı, yenidünya, muşmula, ahlat, üvez, ceviz,
bağ, kestane ve süs bitkilerinde zararlıdır.
ZEYTİN PAMUKLUBİTİ
(Euphillura olivina)
Zeytin pamuklubiti, genelde ilkbahar aylarının
yağışlı geçtiği nemli havalarda, budama
yapılmamış zeytinliklerde ve zeytinin çiçeklenme
döneminde zararlı olabilmektedir. Zeytin pamuklubiti,
genelde ilkbahar aylarının yağışlı geçtiği
nemli havalarda, budama yapılmamış zeytinliklerde
ve zeytinin çiçeklenme döneminde
zararlı olabilmektedir.
GENEL BİLGİLER
Zeytin pamuklubiti kıþı ergin olarak, ağaçların
kabuk altlarında, yarık ve çatlaklarında hatta
sürgün koltuklarında geçirir. Erginler mart ayı
başlarından itibaren aktif duruma geçerek,
önceleri sürgün uçlarına ve uç yapraklarına
yumurta bırakırlar. Daha sonra çiçek tomurcuklarının
oluşması ile yumurtalarını tomurcuk
saplarına bırakırlar. Yumurtalar 4-6 günde açılır.
Çıkan nimfler yassı bir görünümde olup,
çıkardıkları tatlımsı pamuk gibi bir madde ile
vücutlarını örterler. Tomurcuklara girerek
beslenirler. Zeytin pamuklubiti, yılda 3-4 döl
verir. Zeytin pamuklubitinin nimfleri, zeytin
somaklarında, tomurcuk sapları ve sürgün
uçlarında bitkinin öz suyunu emerek, ağaçların
ve sürgünlerin zayıflamasına, çiçek ve çiçek
tomurcuklarının dökülmesine neden olurlar
Zeytin pamuklubiti, genelde ilkbahar aylarının
yağışlı geçtiği nemli havalarda, budama
yapılmamış zeytinliklerde ve zeytinin çiçeklenme
döneminde zararlı olabilmektedir.Ergin
pamuklubitinin boyu 2-3 mm kadardır. Vücudu
küçük bir Ağustos böceğini andırır. Erginlerde,
baþ büyükçe, gözleri kırmızı renkte ve hortumu
gelişmiştir. Kanatları kirli sarı, karın ise yeşil
renklidir.Nimfleri olgunlaştığında 2 mm kadar
olur. Renkleri yeşilimsidir. Genç nimfler, genel
olarak sarı veya açık yeşildir. Nimfler, vücutlarından
çok ince iplikçiklerden meydana gelmiş,
balımsı bir madde çıkarırlar. Bu iplikçikler, bir
pamuk yığını gibi toplanarak kümelenirler.
ZEYTİN KARAKOŞNİLİ
(Saissetia oleae)
Yaprak ve sürgünlerde fumajin, yoğun bulaşma
halinde, sürgün ve dal kurumaları.
GENEL BİLGİLER
Zeytin karakoşnilinin 7 ayrı biyolojik dönemi
vardır. Yumurtalar dişinin kabuğu altında olup,
uzunca oval şekildedir. İlk anda parlak krem
renkli olup, embriyonun olgunlaşmasıyla
turuncu renkte görülür. Aktif larva, hareketli ve
turuncuya yakın renktedir. Başının iki yanında
nokta halinde siyah bir çift göz ve bunların
önünde 6 segmentli antenler bulunur. Yumurtasız
ergin dişi, başlangıçta mat gri renkte olup,
olgunlaştıkça kirli gri renk almaktadır. Yumurtalı
ergin dişi, mat siyahımsı koyu kahve renktedir.
Akıntı ile bulaştığı zaman parlak görünüşlüdür.
Zeytin karakoşnili, kışı genellikle yapraklarda
ikinci ve üçüncü dönem larva halinde geçirmektedir.
Kışı geçiren larvalar, havaların ısınması ile
sürgünlere göç etmekte, buralarda geliþerek
yumurtasız dişi dönemine girmektedirler. Zeytin
karakoşnili larva ve ergin dönemlerinde ağacın
özsuyunu emerek beslenir ve aynı zamanda
salgıladığı tatlı maddeler, bütün ağacı sarar. Bu
tatlı madde üzerinde, saprofit funguslar ürer ve
"Karaballık hastalığı (fumajin)" meydana gelir. Bir
yandan özsuyun emilmesi, diğer yandan
karaballığın fotosenteze engel olması, ağaçları
zayıflatır ve verimde azalma olur
Konukçuları:
Zararlının ana konukçusu zeytindir. Ayrıca,
narenciye, çınar, ayva, nar ve defne gibi
bitkilerde de bulunmakta ve zarar yapmaktadır.
ÇİÇEK SAP SOKANLARI
(Calocoris trivialis) - (Calocoris annulus)
Normal yıllarda bir çiçek salkımındaki 30-40
tomurcuktan 4-8 tanesi bu zararlıya hedef
olmakta ve meyve bağlayamamaktadır.
GENEL BİLGİLER
Kışı, sürgünlerde açılan yarıklar içinde yumurta
halinde geçirir. Havaların ısınmaya başladığı
Mart sonu - Nisan başlarında, yumurtalar
açılmaya başlar. Çiçek salkımlarının belirgin hal
aldığı bu dönemde, bu zararlının tek tük
nimflerine rastlanır. Çiçek salkımlarının gelişme
periyodu içinde, zararlının çıkışında da hızlı bir
artış görülür. Nimf ve ergin dönemleri tamamen
zeytinde geçer. Gerek nimf ve gerekse erginler
hortumlarını çiçek tomurcuklarına sokarak
beslenir. Oburca besenen nimfler, gelişimlerini
genellikle Nisan sonuna kadar tamamlayarak
ergin döneme geçerler. Cinsel olgunluğa ulaşan
dişiler, çiftleþmeyi takiben yumurta koyma
boruları vasıtasıyla, genç sürgünlerin kabuk
kısmı üzerinde açtıkları yarıklar içine yumurta
bırakırlar. Bir ergin dişi 50'ye yakın yumurta
bırakabilir. Bu zararlılar, yılda bir döl verirler.
Zeytin çiçek sap sokanları, doğrudan doğruya
çiçek zararlısıdır. Çiçek tomurcuklarının belirmesi
ve kabarması ile başlayan zarar, çiçeklerin
meyve bağlamasına kadar devam eder. Zarar
nimf döneminde başlar, ancak ergin döneminde
oburca beslendiği için, bu dönemde zararı daha
da artar. Her iki dönemde de böcek, hortumu
vasıtasıyla önce tomurcuğun çanak yaprağını ve
daha sonra çiçek iç organlarını emerek beslenir.
Ayrıca ergin dişi, yumurta koymak için, genç
sürgünler üzerinde ovipozitörü vasıtasıyla
yaralar oluşturmaktadır. Böylece sürgünler,
sanki dolu vurmuş gibi bir görünüm alırlar. Bu
gibi sürgünlerde gelişme yavaşlar. Bu zararlı
Adana, Aydın, Balıkesir, Bursa, Çanakkale, İzmir,
Manisa ve Muğla ili zeytinliklerinde yaygındır.
Konukçuları:
Ana konukçusu zeytindir. Tesadüfen zeytin
altlarında bulunan otsu bitkilerde ve çevrede
bulunan meyve ağaçlarında da görülebilir.
ZEYTİN SİNEĞİ
(Bactrocera oleae)
İlk yumurta bırakılan meyvelerde, V şeklinde bir
yarık, daha sonra da meyve içinde larva beslenme
kanalları
GENEL BİLGİLER
Zeytin sineği, çoğunlukla kışı toprağın 2-5 cm
derininde pupa halinde veya zeytinlik ve
fundalıklarda ergin halde geçirir. Erginler, toprak
sıcaklığının 10° C'yi bulmasından itibaren,
nadiren Nisan başlarında, genel olarak
Haziran'dan itibaren topraktan çıkmaya başlar.
Meyvelerin yumurta konulmaya elverişli hale
gelmeye başladığı Haziran sonlarında çiftleşen
dişiler, öncelikle iri, parlak ve yağlanmaya
başlamış zeytin meyvelerinin 0,5-1 mm
derinliğine iğ şeklindeki yumurtasını, yumurta
koyma borusu ile açmış olduğu V şeklindeki
yarığa bırakır. Bir dişi, her zeytin meyvesine
ancak bir yumurta bırakabilir. Yoğunluğun
yüksek olduğu yer ve yıllarda, bir zeytin
meyvesine, farklı dişiler tarafından 7-9 adet
yumurta bırakılabilir. Meyvede yumurta bırakılan
yer, bir gün sonra koyu kahverengine dönüşür,
buna “vuruk” denir. Zeytin sineği larva döneminde,
meyve etinde zarara neden olur. Larva
gelişme süresince, çekirdek etrafında galeriler
açarak beslenir. Böylece meyvelerin çürüyerek
dökülmesine, zeytin yağı miktarının azalmasına,
kısmen de yağda asitliğin yükselmesine neden
olur. Özellikle sofralık zeytinlerde, zararı daha
büyük önem taşımaktadır. Özellikle nemli ve
ılıman bölgelerde, Haziran sonu - Temmuz
başından itibaren, öncelikle salamuralık Gemlik
ve Manzanilla çeşitleri ile yağlık Ladoelies zeytin
çeşidinden başlamak üzere, yaz boyunca önemli
zararlara neden olabilmektedir. Mücadele
yapılmadığı zaman, normal yıllarda %15-30,
salgın yýllarında ise %70'e kadar ulaşan zarar
meydana getirebilmektedir.
HALKALI LEKE HASTALIĞI
(Spilocaea oleagina)
İlkbaharda yaprakların üst yüzeylerinde siyahımsı-gri
renkte yuvarlak noktalar şeklinde
lekeler; bu noktaların birleşmesi ile oluşan ve
yeşilden sarıya, kahverengiden gümüşi renge
kadar değişen renklerde ve merkezleri bir daire
şeklindeki daha büyük lekeler.
GENEL BİLGİLER
Etmenin optimum gelişme sıcaklığı 18-20° C'dir.
Hastalık, 9° C'nin altında ve 30° C'nin üzerinde
gelişemez. Ege bölgesi kıyıları, ilk ve sonbahar
aylarında genellikle yağışlı geçtiğinden,
hastalığın gelişmesine uygundur. İç kısımlarda
ise kuytu, su tutan yerler, hava ve güneş
almayan sık dikilmiş, budanmamış zeytinlikler,
hastalığın gelişmesi için daha uygundur. Fazla
azotlu ve çiftlik gübresi kullanılması, hastalığın
artmasına neden olur. Hastalığa sebep olan
fungus, yıl boyunca ağaç üzerinde canlı olarak
bulunmaktadır. Etmenin çoğalması spor ve
miseller ile olmaktadır. Spor uçuşu, en çok Mart
ve Nisan'da meydana gelmektedir. İnkübasyon
periyodu 30-61 gün arasında değişmektedir.
Fungus, kışı yere dökülen kurumuş ve ağaç
üzerinde kalan hastalıklı yapraklarda geçirir.
Bulaşma sporlar ile gerçekleşir. Hastalığın ilk
belirtileri, yaprakların üst yüzeyinde görülen,
siyahımsı gri renkte yuvarlak noktalar şeklindeki
lekelerdir. Bu noktaların bulunduğu yerde renk
açılır, daha sonra çevresinde normal yaprak
renginde bir halka oluşur. Bunu dıştan ikinci bir
açık renkli halka çevirir. Sonra tekrar koyu renkli
bir halka oluþur. Bu görünüm nedeniyle
hastalığa, "halkalı leke hastalığı" adı verilir. Bir
yaprakta, çapları 2-10 mm olan 2-30 adet leke
bulunabilir. Ege Bölgesinde hastalığın epidemi
yaptığı yıllarda, lekeli yaprakların dökülmesi
Mayıs başlarında başlar, Haziran ve Temmuz'da
tamamı dökülür. Yapraklar fonksiyonlarını tam
yapamadıklarından, az meyve tutumuna ve
meyvelerin erken dökülmesine neden olurlar.
Özellikle sulanan, nemli ve ağır topraklarda,
denize yakın zeytinliklerde hastalığa her yıl
rastlanmaktadır. İlkbaharı yağışlı ve serin geçen
yıllarda, hastalığın epidemi yaptığı görülür.
GENEL BİLGİLER
Zeytin, yabani zeytin ve Akça kesme (Phyllyrea
spp.) ağaçlarıdır.
ZEYTIN DAL KANSERİ
(Pseudomonas savastanoi)
Zeytin ağacının gövde, dal ve sürgünlerinde ur ve
siğiller; yıllık sürgünlerde, yaprak, çiçek ve meyve
dökümü sonucu açılan yara yerlerinde küçük,
yuvarlak, açık renkli ve süngerimsi urlar, don
çatlakları boyunca tespih tanesi gibi dizilmiş urlar,
aşı.
GENEL BİLGİLER
Hastalığı oluşturan etmen Pseudomonas
savastanoi adlı bir bakteridir. Optimum gelişme
sıcaklığı 25-26° C, maksimum 34-35° C'dir.
Minimum sıcaklık isteği ise 12° C'dir. Termal
ölüm noktası 43-46° C'dir. Bakteri, krem yeşil
renkteki canlı ur ve siğillerde bulunur. Ur ve
siğiller, bir taraftan yeni bulaşmalara neden olur,
diğer taraftan da fazla ışık ve ısının tesiri ile koyu
kahverengi çatlamış ve tepesi çökük bir
görünüm alır. Böyle ur ve siğillerde, hastalığı
yapan bakteri ölür ve enfeksiyon yapamaz.
Zeytin dal kanseri, zeytin ağacında oluşan
çeşitli yaralarda meydana geldiğinden, zarar
şekli de buna bağlıdır. Zeytin dal kanseri, zeytin
ağacının gövde dal ve sürgünlerinde değişik
büyüklükte ur ve siğiller şeklinde görülür.
Bunların büyüklüğü, hastalığın bulaştığı yara
büyüklüğü ile ilgilidir. Yıllık sürgünlerde yaprak,
çiçek ve meyve dökümü sonucunda meydana
gelen siğiller küçük ve yuvarlağımsıdır. Genç
sürgünlerde; yaprak, çiçek ve meyve dökümü
sonucu oluşan yaralarda meydana gelen
siğillerle genç dallar çıplaklaşır. Hasat sırasında
sırık vuruğu, dolu yarası ve budama hataları
nedeniyle oluşan urlar ise çatlaklar boyunca dalı
sarar. Krem-yeşil renkteki canlı ur ve siğiller
içinde bulunan bakteri, nemli ve yağışlı
havalarda bu taze ur ve siğillerin yüzeyine çıkar.
Buradan yağmur suları, rüzgar ve böceklerle
kolayca yayılır. Sırıkla hasat ve bulaşık aşı
kalemleri de hastalığın yayılmasını sağlar.
Konukçuları:
Zeytin dal kanseri, zeytin ağacından başka
zakkum, leylak, mersin, kurtbağrı, sarı yasemin,
dişbudak ve çam çiçeği bitkilerinde zarar yapar.
VERTICILLIUM
SOLGUNLUĞU
(Verticillium dahliae)
Genellikle zeytin ve diğer bazı konukçu dizin
arasında çapraz patojenesite ilişkisi vardır.
Böylece zeytin bahçelerinde sıklıkla verticillium
görülmesinin nedeni aynı toprakta pamuk,
domates, biber vb. hassas ürünlerin ekilmesiyle
ilişkili olmasındandır.
GENEL BİLGİLER
Hastalığı oluşturan etmen Pseudomonas
savastanoi adlı bir bakteridir. Optimum gelişme
sıcaklığı 25-26° C, maksimum 34-35° C'dir.
Minimum sıcaklık isteği ise 12° C'dir. Termal
ölüm noktası 43-46° C'dir. Bakteri, krem yeşil
renkteki canlı ur ve siğillerde bulunur. Ur ve
siğiller, bir taraftan yeni bulaşmalara neden olur,
diğer taraftan da fazla ışık ve ısının tesiri ile koyu
kahverengi çatlamış ve tepesi çökük bir
görünüm alır. Böyle ur ve siğillerde, hastalığı
yapan bakteri ölür ve enfeksiyon yapamaz.
Zeytin dal kanseri, zeytin ağacında oluşan
çeşitli yaralarda meydana geldiğinden, zarar
şekli de buna bağlıdır. Zeytin dal kanseri, zeytin
ağacının gövde dal ve sürgünlerinde değişik
büyüklükte ur ve siğiller şeklinde görülür.
Bunların büyüklüğü, hastalığın bulaştığı yara
büyüklüğü ile ilgilidir. Yıllık sürgünlerde yaprak,
çiçek ve meyve dökümü sonucunda meydana
gelen siğiller küçük ve yuvarlağımsıdır. Genç
sürgünlerde; yaprak, çiçek ve meyve dökümü
sonucu oluşan yaralarda meydana gelen
siğillerle genç dallar çıplaklaşır. Hasat sırasında
sırık vuruğu, dolu yarası ve budama hataları
nedeniyle oluşan urlar ise çatlaklar boyunca dalı
sarar. Krem-yeşil renkteki canlı ur ve siğiller
içinde bulunan bakteri, nemli ve yağışlı
havalarda bu taze ur ve siğillerin yüzeyine çıkar.
Buradan yağmur suları, rüzgar ve böceklerle
kolayca yayılır. Sırıkla hasat ve bulaşık aşı
kalemleri de hastalığın yayılmasını sağlar.
ELFER ZnP
NP Gübre Çözeltisi
Fosfor noksanlığında gelişme yavaşlar, yapraklar küçülür. Dalların boğum araları kısalır,
kökler zayıflar çiçeklenme azalır, çiçek açması gecikir. Dolayısıyla meyve bağlama olayı da
olumsuz etkilenir. Meyve çekirdeği küçülür, meyveler geç olgunlaşır. Karbonhidrat miktarı
azalacağından, gelişme zayıflar. Sonuçta ürün miktarı azalır. Filizlerin şişkin ve sağlam
olması engellenir. Soğuklara ve kuraklığa olan duyarlılık artar. Meyvelerde kalite azalır,
yağ oranı da normalin altına düşer. Bu noksanlığa, topraktaki organik madde yetersizliği,
soğuk ve nemli koşullar, asit yapılı topraklar neden olabilir. Çözüm için, toprak ve yaprak
analizleri yaptırılarak, analiz sonuçlarına göre, topraktan fosforlu gübre uygulamaları
yapılmalıdır
TRANSPORTER
Mikro Besin Elementleri Karışımı
Çinko noksanlığında, yapraklarda damar arasında sararma, rozetleşme, küçülme ve şekil
bozuklukları görülür. Bor noksanlığında genç yapraklarda, yaprak ucundan başlayan V
şeklinde kloroz ve nekrozlar görülür. Yapraklarda küçülme, dökülme, rozetleşme, sürgün
ucunda kurumalar, ve yanlara doğru büyüme meydana gelir. Gövde ve sürgünlerde
bodurlaşma, kuru ve yaprağını döken, çalılaşmış dallar görülür. Meyvelerde şekil
bozukluğu (maymun suratlı meyve) meydana gelir. Kolay yıkanan organik maddece fakir
topraklarda sıkça görülür. Çözüm için, toprak ve yaprak analizleri yaptırılmalı, analiz
sonuçlarına göre topraktan veya yapraktan Bor içeren gübre uygulamalvarı yapılmalıdır.
REAL
NK Gübresi Harmanlanmış DÖNEMİ
Kalsiyum noksanlığında, filizlerde kolay kırılmalar ve kurumalar, yapraklarda dökülmeler,
koparılan yapraklarda sertleşmeden kuruma ve genç yapraklarda üşümeye karşı duyarlılık
görülür. Bu noksanlığa, topraktaki kalsiyum yetersizliği, magnezyum fazlalığı neden
olabilir. Çözüm için, toprak ve yaprak analizleri yaptırılmalı, analiz sonuçlarına göre
topraktan veya yapraktan kalsiyumlu gübre uygulamaları yapılmalıdır.
ELFER ZEYTİN
Zeytine Özel Mikro Besin Elementleri Karışımı
Magnezyum noksanlığında, yaprak uçundan veya kenarlarından başlayan sararmalar, orta
damar boyunca ve yaprak dibinde ise yeşil kısımlar görülür. Mevsim ilerledikçe sararma,
tüm yaprağı kaplar, yaşlı yaprak görüntüsü oluşur. Genç filizlerde, önemli yaprak dökümü
gözlenir ve filizlerde gelişme duraklar. Bu noksanlığa, topraktaki magnezyum yetersizliği,
aşırı potasyum ve kalsiyum, aşırı yağış neden olabilir. Çözüm için, toprak ve yaprak
analizleri yaptırılmalı, analiz sonuçlarına göre topraktan veya yapraktan magnezyum
içeren gübre uygulamaları yapılmalıdır.
BRAVO - K
NK Gübresi Harmanlanmış
Potasyum noksanlığında, yaşlı yapraklarda uç klorozları ve nekrozlar, ucu kahverengi dibi
sarı yapraklar görülür. Yapraklarda ve meyvelerde küçülme, meyve et oranı ve yağ
miktarında azalma olur . Su ve soğuk stresine karşı direnç azalır. Ağaçlar, hastalık ve
zararlılardan daha çok etkilenirler. Bu noksanlığa, topraktaki potasyum yetersizliği,
topraktaki katyon değişim kapasitesinin düşük olması neden olabilir. Çözüm için, toprak ve
yaprak analizleri yaptırılmalı, analiz sonuçlarına göre, topraktan veya yapraktan
potasyumlu gübre uygulamaları yapılmalıdır.
ELFER COLOR PLUS
NK Gübre Çözeltisi
Potasyum noksanlığında, yaşlı yapraklarda uç klorozları ve nekrozlar, ucu kahverengi dibi
sarı yapraklar görülür. Yapraklarda ve meyvelerde küçülme, meyve et oranı ve yağ
miktarında azalma olur . Su ve soğuk stresine karşı direnç azalır. Ağaçlar, hastalık ve
zararlılardan daha çok etkilenirler. Bu noksanlığa, topraktaki potasyum yetersizliği,
topraktaki katyon değişim kapasitesinin düşük olması neden olabilir. Çözüm için, toprak ve
yaprak analizleri yaptırılmalı, analiz sonuçlarına göre, topraktan veya yapraktan
potasyumlu gübre uygulamaları yapılmalıdır.